Döviz kurundaki dalgalanmayla ilgili açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bütün milletime sesleniyorum; lütfen kendi yerli paranızı dövize değişmeyin. Yerli paramız ile hareket etmeye devam edelim” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kurdaki dalgalanmaya ilişkin, “Ülkemizde kurda yaşanan kısmi dalgalanma kesinlikle Türkiye’nin ekonomik gerçekleriyle uyumlu değildir. Kurdaki dalgalanma sadece ülkemizle ilgili değildir, küresel düzeyde yaşanan bir sorundur. Ortada üstesinden gelemeyeceğimiz bir sıkıntı da yoktur. Kısa vadede kurdaki dalgalanmanın önünü kesebilecek imkanlara da sahibiz. Bütün milletime sesleniyorum; lütfen kendi yerli paranızı dövize değişmeyin. Yerli paramız ile hareket etmeye devam edelim” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, eski milletvekilleriyle iftarda bir araya geldi.
24 Haziran seçimlerine değinen Erdoğan, “Her seçim önemlidir ancak 24 Haziran seçimleri Türkiye için farklı bir öneme sahiptir. 2014 Ağustos’unda ilk kez Cumhurbaşkanı milletin oyları ile belirlenmiştir. 15 Temmuz’dan sonra bu ülkede hiç bir şeyin eskisi gibi devam edemeyeceği bir kez daha ortaya çıktı. 24 Haziran’da yeni yönetim sistemi de devreye girecek. Dolayısıyla herhangi bir seçim değildir. Cumhur ittifakı diğerlerinden farklı olarak, şahsımı ortak cumhurbaşkanı adayı olarak ilan etti. Diğer ittifakta her parti ise ayrı cumhurbaşkanı adayı çıkardılar. Böylece bu ittifakın ülkenin yönetimine talip olmak için değil taktik bir amaçla kurulduğu ortaya çıkmış oldu. Her zamanki gibi milletimizin karşısına riyasız, hesapsız, kitapsız, hasbi bir şekilde çıkıyoruz. Muhalefet partileri kendi içlerinde, aralarında o kadar çok ala vereye girmiş ki biz takip etmekte dahi zorlanıyoruz. Bir bakıyorsunuz, milletvekilleri gidip geliyor, adayların imza barajını aşabilmesi için teşkilatlar seferber oluyor. Bizim öyle alengirli işlere aklımız ermez” diye konuştu.
“KURDAKİ DALGALANMA SADECE ÜLKEMİZLE İLGİLİ DEĞİLDİR, KÜRESEL DÜZEYDE YAŞANAN BİR SORUNDUR”
Kurdaki dalgalanmaya ilişkin Erdoğan şu ifadeleri kullandı: “Özellikle son günlerde yaşanan kurlardaki değişime değinmek istiyorum. Türkiye geçtiğimiz yıl yüzde 7,4 büyüyen. Büyümeye de devam eden bir ülkedir. Bankalarımız ABD ve Avrupa’daki muadil kuruluşlarının iki katı daha güçlü sermaye yeterlilik rasyosuna sahiptir. Böyle bir ortamda ülkemizdeki döviz kurunun yükselmesinin sebeplerini doğru tespit etmek gerekir. Kurdaki dalgalanma sadece ülkemizle ilgili değildir, küresel düzeyde yaşanan bir sorundur. Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler bunu daha derinden hissetmektedir. Ülkemiz ile ilgili uluslararası alanda, eskiden beri var olan kimi olumsuz yaklaşımların etkisi ile bizim bu süreçten biraz da fazla etkilendiğimiz de gerçektir. Terörle mücadelede, 15 Temmuz’da, sınır ötesi operasyonlarda her konuda yalnız bırakılan ve haksız yere töhmet altına sokulan Türkiye benzer bir durum ile karşı karşıya. Bir kez daha söylüyorum, Finans piyasalarındaki gelişmelerin ekonomimizin gerçekleri ile bir ilgisi yoktur. Ortada üstesinden gelemeyeceğimiz bir sıkıntı da yoktur. Şahsım başta olmak üzere, Başbakanımız, ekonomi yönetimimiz ile bilirlikte gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Ekonomi yönetimi içerisinde farklı düşünen arkadaşlarım da olabilir. Milletimizi huzursuz etmeye yönelik dedikodulara kimse itibar etmesin.
SEÇİMİN HEMEN ARDINDAN ENFLASYONU İNDİRMEK VE CARİ AÇIĞI AZALTMAK İÇİN GEREN TEDBİRLERİ …
Türkiye olarak makro finansal istikrarı önemsiyoruz. Seçimin hemen ardından enflasyonu indirmek ve cari açığı azaltmak için geren tedbirleri bir defa kesinlikle çok daha farklı bir şekilde devreye koyacağız. Kısa vadede kurdaki dalgalanmanın önünü kesebilecek imkanlara da sahibiz.
ÜLKEMİZDE KURDA YAŞANAN KISMİ DALGALANMA KESİNLİKLE TÜRKİYE’NİN EKONOMİK GERÇEKLERİYLE UYUMLU DEĞİLDİR
Ekonomi ile ilgili farklı görüşlerin tartışılması başka bir şeydir. Serbest piyasa kuralları ve kurumlarının işleyişi farklı bir şeydir. Türkiye, serbest piyasa ekonomisini tüm kuralları ve kurumları ile uygulayan bir ülkedir. Ülkemizde kurda yaşanan kısmi dalgalanma kesinlikle Türkiye’nin ekonomik gerçekleriyle uyumlu değildir.
MALİ DİSİPLİNİN SÜRECEĞİNDEN VE FİNANSAL İSTİKRARIN GEREĞİNİN YAPILACAĞINDAN KİMSENİN ŞÜPHESİ OLMASIN
Para politikalarında küresel yönetişim ilkelerine bağlı kalmayı sürdüreceğiz. Ama küresel yönetişim biçimlerinin de ülkemizi bitirmesine müsaade etmeyeceğiz. Mali disiplinin süreceğinden ve finansal istikrarın gereğinin yapılacağından kimsenin şüphesi olmasın.
BÜTÜN MİLLETİME SESLENİYORUM; LÜTFEN KENDİ YERLİ PARANIZI DÖVİZE DEĞİŞMEYİN
Bütün milletime sesleniyorum; lütfen kendi yerli paranızı dövize değişmeyin. Yerli paramız ile hareket etmeye devam edelim. Yerlilik, millik, vatanseverlik budur. Buna sahip çıkarsak yarınlar çok daha farklı olacaktır. Bugüne kadar bir çok badireyi atlatan Türkiye milletimizin desteği ile bu meselenin de üstesinden gelecektir.”