Türkiye’nin güçlenmesi bu canilerin önündeki en büyük engeldir”– AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik:
– “(Yeni Zelanda’daki iki camiye yönelik terör saldırısı) Hiçbir din mensubu hangi terör eylemine imza atarsa atsın o dinle terör kelimesini yan yana getirmeyeceğiz. Terörist teröristtir. Teröristin dinine, kimliğine, coğrafyasına bakılmaz. Herkes şunu görsün, Türkiye’nin büyümesi, Türkiye’nin güçlenmesi bu canilerin önündeki en büyük engeldir”
– “Türkiye’nin büyümesi demek, medeniyetler çatışması isteyenlerin, dinler arası çatışma isteyenlerin, coğrafyalar arası çatışma isteyenlerin ve kültürler arası çatışma isteyenlerin önüne çıkarılabilecek en büyük engeldir. Dolayısıyla Türkiye’nin büyümesi demek, bu insanlık düşmanlarına karşı verilebilecek en büyük derstir. Türkiye’nin demokrasisini büyütmek. İnşallah 31 Mart seçimlerinde de büyük bir demokrasi iradesi ortaya koymak yine bu canilere verilecek en büyük derslerden biri olacaktır”
– “Dinleri terörle yan yana getirmek yanlıştır. Biz diyoruz ki camiye yapılan saldırı, kiliseye yapılan saldırı, havraya yapılan saldırı aynıdır. Hangisine saldırı yapılırsa biz ona karşı çıkarız. Hangi dinin mensuplarına karşı saldırı gerçekleşirse biz ona karşı çıkarız”
– AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Yeni Zelanda’daki iki camiye yönelik terör saldırısına ilişkin, “Hiçbir din mensubu hangi terör eylemine imza atarsa atsın o dinle terör kelimesini yan yana getirmeyeceğiz. Terörist teröristtir. Teröristin dinine, kimliğine, coğrafyasına bakılmaz. Herkes şunu görsün, Türkiye’nin büyümesi, Türkiye’nin güçlenmesi bu canilerin önündeki en büyük engeldir.” dedi.
Çelik, Marmaris Atatürk Meydanı’nda Cumhur İttifakı AK Parti Marmaris Belediye Başkan adayı Serkan Yazıcı’nın seçim tırını ziyaret etti.
Ziyaretin ardından gazetecilerin, Yeni Zelanda’da ibadet etmekte olan Müslümanlara yapılan terör saldırısının failleri ile ilgili sorularını yanıtlayan Çelik, uzun zamandır Avrupa’daki siyasetçileri ve aşırı sağcıları uyardıklarını, İslam düşmanlığı ve ırkçılık üzerinden siyaset yapmamalarını, bu durumun bütün dünyayı son derece kötü bir noktaya götüreceğini söylediklerini belirtti.
AB Bakanlığı yaptığı dönemden bu yana “Bir siyasi matruşkanın hayaleti geziyor.” diye söylediğini dile getiren Çelik, şunları kaydetti:
“Bunun en üstünde Erdoğan düşmanlığı var. O matruşka bebeklerinde olduğu gibi, en üstündekini kaldırınca altından Türkiye düşmanlığı çıkıyor. Onun altından İslam düşmanlığı çıkıyor ama esas altına sakladıkları şey, Avrupa’da geçmişte kötülük rüzgarları estirmiş olan antisemitizm var, ırkçılık var ama en temelinde de Avrupa demokrasilerine karşı bir düşmanlık var.
Dolayısıyla bu atmosferi sağlayan siyasiler, bu atmosfere destek veren medya, bu İslam düşmanlığına, Türkiye düşmanlığına desteği veren medya, buna sessiz kalan siyasiler, bu şekilde açıklama yapanlar, esas olarak bu katliamları teşvik ettirenlerdir. Bunlar bu siyasilerden ilham alıyorlar.”
Bugünkü saldırı olur olmaz, Avusturalyalı bir senatörün “Burada Müslümanlar kurban olsalar bile bu, onların suçlu olduklarını örtbas etmek anlamına gelmiyor.” diyebildiğine dikkati çeken Çelik, hala İslam düşmanlığını teşvik eden yaklaşım sergilenebildiğini söyledi.
Çelik, “O kişinin yayımladığı 70 sayfalık manifestoya baktığınız zaman tarihsel olarak, dünya tarihinden ibret almak, geçmişin çatışmalarından kaçınmak, tarihi yeniden bir arada yaşama projesi olarak değerlendirmek yerine, tarihsel düşmanlıkları körükleyen bir yaklaşım olduğunu görüyoruz.” dedi.
Bu saldırıların Türkiye’nin büyümesi ve güçlenmesinin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki ilerleyişinin, dünyada canileri korkuttuğunun göstergesi olduğunu belirten Çelik, şöyle devam etti:
“Türkiye, mazlumlara kol kanat gererken, bu büyümesiyle mazlumlar için umut olurken, caniler için ise bir korku ve kaygı vesilesi oluyor. Bunu bütün vatandaşlarımızın iyi değerlendirmesini arzu ederim. Burada biz Türkiye’den yükselttiğimiz sesle, dünyanın medeniyetler çatışmasına gideceği, dinler arası çatışmaya gideceği bir tablo istemiyoruz. Biz bütün dünyada barış istiyoruz. Onun için uzun zamandır uyarıyoruz onları. Diyoruz ki ‘İslam’ kelimesi ile ‘terör’ kelimesini yan yana anmayın.
Herhangi bir terörist, bir terör eylemi gerçekleştirdiği zaman, hemen o Müslüman olduğu zaman ‘İslami terör’ diyorsunuz. ‘Bakın bu yanlıştır, bir dini kötülemeyin.’ dedik ama hep şöyle yapıyorlar. Bir Hristiyan bir terör eylemi gerçekleştirdiği zaman ‘O kişinin akli dengesi bozuktur.’ ya da ‘Bireysel bir eylemdir.’ diyorlar ya da ‘Bu, bir cinayet eylemidir.’ diyorlar fakat bir teröristin kimliğinde Müslümanlık varsa hemen ‘İslami terör’ diyorlar. Bundan vazgeçsinler. Dinleri terörle yan yana getirmek yanlıştır. Biz diyoruz ki camiye yapılan saldırı, kiliseye yapılan saldırı, havraya yapılan saldırı aynıdır. Hangisine saldırı yapılırsa biz ona karşı çıkarız. Hangi dinin mensuplarına karşı saldırı gerçekleşirse biz ona karşı çıkarız.”
– Asıl kimlikleri insanlık düşmanlığı
Çelik, bugün bu yapılan saldırılar Müslümanlara yapılıyor diye, cuma namazında masum bir şekilde yeryüzünde barış ve esenlik için dua eden insanlar namaz sırasında katlediliyor diye susanların, asıl kimliklerinin sadece İslam düşmanlığı olmadığını, asıl kimliklerinin tüm insanlığa karşı düşmanlık olduğunun bilinmesini istediğini vurguladı.
Kendilerinin hiçbir zaman, hiçbir dini kötülemeyeceğini dile getiren Çelik, sözlerini şöyle tamamladı:
“Hiçbir din mensubu hangi terör eylemine imza atarsa atsın o dinle terör kelimesini yan yana getirmeyeceğiz. Terörist teröristtir. Teröristin dinine, kimliğine, coğrafyasına bakılmaz. Herkes şunu görsün, Türkiye’nin büyümesi, Türkiye’nin güçlenmesi bu canilerin önündeki en büyük engeldir. Türkiye’nin büyümesi demek, medeniyetler çatışması isteyenlerin, dinler arası çatışma isteyenlerin, coğrafyalar arası çatışma isteyenlerin ve kültürler arası çatışma isteyenlerin önüne çıkarılabilecek en büyük engeldir. Dolayısıyla Türkiye’nin büyümesi demek, bu insanlık düşmanlarına karşı verilebilecek en büyük derstir.
Türkiye’nin demokrasisini büyütmek. İnşallah 31 Mart seçimlerinde de büyük bir demokrasi iradesi ortaya koymak yine bu canilere verilecek en büyük derslerden biri olacaktır.”
, “AK Parti’nin iktidara geldiği 2002 yılından bu yana son 18 yılda çok büyük bir mesafe katettik. 100 yıllık yolu hep beraber yürüdük. Birden çok devrimi gerçekleştirdik ve Türkiye bugün G-20 ülkeleri içerisinde demokrasisiyle ve ekonomisiyle büyümüş bir ülke.” dedi.
Çelik, Marmaris ilçesi Çamlı Mahallesi’nde Cumhur İttifakı AK Parti Marmaris Belediye Başkan Adayı Serkan Yazıcı’nın Çamlı Seçim İrtibat Bürosu açılışında yaptığı konuşmada, sabah çok kötü bir haberle uyandıklarını söyledi.
“Yeni Zelanda’da camilere yapılan saldırıda, bir kişi elinde otomatik silahla girerek, orada cuma namazı kılan Müslüman kardeşlerimizi katletti. Yaklaşık 49’a yakın kardeşimiz hayatını kaybetti.” diyen Çelik, hepsine buradan Allah’tan rahmet dilediğini ifade etti.
Seçimlere giderken, Türkiye’nin neden hedef olduğuyla ilgili konuştukları birçok konu olduğunu belirten Çelik, şunları kaydetti:
“Bugün yapılan saldırıda, saldırganın silahının üstünden ve yayınladığı mesajdan, bazı şeyler paylaşmak istiyorum. Birincisi silahın üstüne şöyle bir ifade var. ‘Türk yiyici’ diye bir söz koymuş silahının üstüne. Yani oradaki Müslümanları öldürürken, Avrupa’daki Türk varlığını hatırlayarak yapıyor bunu. İkincisi, bize sesleniyor, Türkiye’ye sesleniyor. Diyor ki ‘Boğazın doğusunda oturabilirsiniz, ama batısında oturmayın, biz geliriz, bütün İstanbul’daki Ayasofya dahil, Ayasofya minarelerini de bütün camilerin minarelerini de yıkarız.’ En sonunda Sayın Cumhurbaşkanımızın öldürülmesi gerektiğini, Türkiye’nin böyle geri bırakılabileceğini, bunun bu şekilde durdurulabileceğini söylüyor.”
Saldırganın silahının üstünde bir ifade olduğunu anlatan Çelik, “Silahının üstünde ‘Miloş Obiliç’ yazmış. Bu biliyorsunuz Kosova Savaşı’nda Sultan 1. Murad’ı suikast ile öldüren Sırp milliyetçisinin adı, katilin adı. Orada Yeni Zelanda’da, dünyanın öbür ucunda eylemi gerçekleştirirken, tarihsel hafızasında, İslam düşmanlığı ve Türkiye düşmanlığı yapıyor. Orada o eylemi gerçekleştirirken aslında Avrupa’da yükselen bu Türkiye düşmanlığı aşırı sağ akımları, ortaya çıkarttığı bu yaklaşımı orada insanları öldürmek için kullanıyor. Türkiye’yi hedef alıyor, geçmişimizi hedef alıyor, bugünümüzü hedef alıyor, Sayın Cumhurbaşkanımızı hedef alıyor.” değerlendirmesini yaptı.
İktidara geldiklerinden bu yana çok büyük mesafe katettiklerini anlatan Çelik, şöyle devam etti:
“Hep beraber sizlerin verdiği destekle, AK Parti’nin iktidara geldiği 2002 yılından bu yana, son 18 yılda, çok büyük bir mesafe katettik. 100 yıllık yolu hep beraber yürüdük. Birden çok devrimi gerçekleştirdik. Türkiye bugün G-20 ülkeleri içerisinde demokrasisiyle ve ekonomisiyle büyümüş bir ülke. O sebeple artık illere baktığımız kadar, köylerimize, mahallelerimize, kılcal damarlara bakacak şekilde, Türkiye’nin bu büyümesini gerçekleştiriyoruz. Önümüzde bazı engeller var. Örneğin 7 Haziran seçimlerinde gördük ki AK Parti döneminde istikrar olmasına rağmen, koalisyon hükümetleri geride kalmamış, koalisyon ihtimali var. Bunu geride bırakmak için, Türkiye’nin büyümesini sağlamak için, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçtik. Sayın Cumhurbaşkanımızı cumhurbaşkanı olarak seçtik. Sizlerin desteğiyle gerçekleşti bu.”
Cumhur İttifakı’nı sandıklardan güçlü bir şekilde çıkartmak istediklerine işaret eden Çelik, “Eğer yerel seçimlerde de büyük bir ittifakla, Cumhur İttifakı’nı sandıklardan güçlü bir şekilde çıkartırsak, adaylarımızı sandıklardan güçlü bir şekilde çıkartırsak, sistem düzeyindeki bu istikrarı garanti altına almış olacağız.” dedi.
31 Mart akşamı herkesin, “Türkiye’de seçime katılım oranı ne olmuştur? Sonuçta seçimlerde AK Parti Cumhur İttifakı nasıl bir başarı elde etmiştir?” buna bakması gerektiğine dikkati çeken Çelik, “Buna baktığınız zaman göreceksiniz, bugünün dünyasında seçim sonuçları, siyasal ilişkileri de ekonomik ilişkilerini de doğrudan etkileyen şey. Bugün Türkiye’ye karşı kara propaganda yapanların, Türkiye’yi kötüleyenlerin, sizlerin desteğiyle 31 Mart akşamı sandıklara mührümüzü vurduğumuz zaman, 31 Mart’tan sonra Türkiye’ye yatırım yapmak için randevu isteyenler olduğunu göreceksiniz.” ifadelerini kullandı.
Önlerinde hiçbir engelin olmadığına işaret eden Çelik, şunları söyledi:
“2002’den bu tarafa Türkiye’nin bu zenginliğini, demokrasisini büyütürken, ekonomisini büyütürken, dünyanın başka zengin ülkeleri gibi gidip de Afrika’daki başka bir ülkeyi sömürmedik, başkalarını köleleştirmedik, başkalarının ekmeğine el koymadık ya da gidip doğalgaz, ya da petrol yataklarını bulmadık. Nedir peki aradaki fark? Aradaki fark, Türkiye’de istikrarın olması ve sizlerin verdiği büyük destek. Siz, mahalle mahalle, cadde cadde, sokak sokak, bu desteği verdiğiniz büyüttüğünüz müddetçe, bu iş büyüyecektir. Dünyanın öbür tarafında bu katliamı gerçekleştiren kişi bile Türkiye’nin durdurulması gerektiğinden, Cumhurbaşkanımızın durdurulması gerektiğinden bahsediyor. Bunlar neden Türkiye’yi durdurmak istiyorlar? Hatırlıyorsunuz, Osmanlı İmparatorluğu yıkılırken, bize ‘hasta adam’ diyorlardı. Genç Türkiye Cumhuriyeti’ni kurarak o hasta adam denilmesini geride bıraktık. Türkiye’de seçimlerden güçlü çıktıkça, adaylarımızı belediye başkanı yaptıkça, bundan sonrasında Türkiye’nin büyümesi daha da güçlenecek. 31 Mart akşamı inşallah sandıklardan çok güçlü bir şekilde çıktığımızda, sizin verdiğiniz destekle, Türkiye’de ve dünyada kimler sevinecektir, kimler üzülecektir? Türkiye’de ve dünyada Türkiye’nin büyümesini isteyenler, Türkiye’nin demokrasisinin, ekonomisinin büyümesini isteyen herkes sevinecek. Türkiye düşmanları ise büyük bir üzüntü içine girecek.”
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, ilk kez oy kullanacak seçmenlere Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın mektubunu ve Serkan Yazıcı’nın Dünya Ralli Şampiyonası tişörtünü hediye etti.
Açılışa, AK Parti Muğla İl Başkanı Kadem Mete, Cumhur İttifakı AK Parti Marmaris Belediye Başkan Adayı Serkan Yazıcı ve davetliler katıldı.
