YETER, SU MİLLETİNDİR
Kamuoyuna saygıyla duyurulur,
CHP İl başkanı ve ilçe başkanları birlikte, Cumhuriyet Halk Partisi Muğla İl Örgütü olarak, 25 Ekim Çarşamba Günü, saat 15;00’te, DSİ Muğla İl Müdürlüğü önünde yapacağımız basın açıklamamıza tüm halkımızı davet ediyoruz.
ARTIK YETER!
Halkının sesini duymayan, onun bırakın en temel ihtiyaçlarına yanıt vermeyi, yine en temel hak ve özgürlükler noktasında dahi hukuku hiçe sayan ve bu kanun tanımazlığı karşısında her türlü demokratik protestolara bile zorbalık ve şiddetle karşılık veren iktidara sesleniyoruz…
Yüzüncü yılında, emperyalizme geçit vermemiş, bu toprakları sömürgeleştirme emellerine son vermiş, denizlerinden madenlerine, demir yollarından sanayisine, eğitimden aklın ve bilimin önceliğine kadar, kadın ve erkek ayırt etmeksizin toplumsal eşitlik ilkesini amaç edinen, özgün ve örnek bir toplum yaratan Cumhuriyetimizin tüm kazanımlarını, son yirmi yılda bir miras yedi gibi harcıyorsunuz!
ARTIK YETER.
Rant ve talan odaklı, doymak bilmeyen tek taraflı ve yanlış politikalarınızla, halkımızı, yeniden ‘fakru zaruret içinde harap ve bitap’ halde bıraktınız ve bırakmaya devam ediyorsunuz! Buna daha fazla izin vermeyeceğiz…
Devletin kurumlarını kendi kurumları, devlet çalışanlarını kendi personelleri gibi gören, mahkeme kararlarına uymamalarını Cumhurbaşkanlığı kararnameleriyle sağlamaya çalışan bu anlayışa, defalarca seslendik, defalarca çağrı yaptık!
Duymamakta ve anlamamakta ısrar ediyorsunuz…
SU BİTTİ, SU… ARTIK YETER!
Koylarımızı haksız, hukuksuz bir şekilde, başta beşli çetelere ikram ediyor, ormanlarımızı yağmalıyor, ağaçlarımızı kesiyor ve suyumuzu bizden çalıyorsunuz!
Kaz Dağları’ndan, Karadeniz’e, cennet kıyılarımızdan, köylümüzün, çiftçimizin tarım alanlarına kadar ülkenin her yanında nedeni olduğunuz yağma ve talanın yanında; özel sektöre ait termik santrallerin soğutma suyu olarak kullanılmasını öncelik haline getirerek kuruttuğunuz Bodrum’a su sağlayan barajlardan sonra, su ihtiyacımızın karşılanması için tek imkan olan yer altı sularının en önemli güvencesi Akbelen Ormanları’ndaki kıyıma da tüm hızıyla devam etmek istiyorsunuz.
Köylümüz söylüyor, meslek örgütleri ve bilim insanları söylüyor, çevre platformları söylüyor ama siz hala nasıl bu kadar duymaz, nasıl bu kadar görmez olabiliyorsunuz?
Rantın, talanın yenmeyen içilmeyen bir şey olduğunu ne zaman anlayacaksınız? Son dere kuruduğunda, son ağaç yok olduğunda, son balık öldüğünde mi?
- Artık Yeter, koylarımızdan, ormanlarımızdan, toprağımızdan, suyumuzdan elinizi çekin!
