Muğla’ya Belediye Başkanı olduğu takdirde makamda çok az oturacağını, sürekli sahada olacağını belirten Ayaydın ‘Buna mecburum. O kadar çok ihmal edilmiş sorun var ki, koltukta bir saniye oturacak, bir gün istirahat edecek zaman olmayacak’ dedi
AK Parti Muğla Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Prof. Dr. Aydın Ayaydın, Habertürk televizyonunda Mehmet Akif Ersoy’un sorularını yanıtladı.
Seçildiği takdirde nasıl bir başkan olacağının sorulması üzerine Ayaydın, Muğla’da yıllardır el atılmadığı için biriken dağ kadar sorun olduğunu, çok çalışmaları gerekeceğini söyledi.
Ayaydın ‘Seçim çalışmaları için ilçe ilçe, köy köy dolaşıyorum. Mevcut Başkan Osman Gürün’ü gördünüz mü diyorum. Bırakın Başkanı, müdürünü daire başkanını bile göremiyoruz, ulaşamıyoruz’ cevabını alıyorum.’ dedi.
Yeni adayın söylemlerine bakınca manzaranın değişmeyeceğini iddia eden Ayaydın ‘Çünkü proje konuşmuyorlar, seçimi bir referandum havasına sokmaya çalışıyorlar. Ben proje dedikçe onlar demogoji yapıyorlar. Adaylarının en büyük özelliği olarak tırnak içinde ‘Atatürkçü’lüğünü gösteriyorlar. Ben onlardan daha çok Atatürkçüyüm, ben Cumhuriyet’e daha çok bağlıyım. Çünkü tembel değilim, iş odaklıyım. Onlara Atatürk’ün ‘Vatanını en çok seven görevini en iyi yapandır’ sözünü hatırlatmak isterim. Evet tek bir şeye ihtiyacımız var o da çalışkan olmak.’ şeklinde konuştu.
Kendisinin oturmayacağını Muğla’da yıllar sonra da konuşulacak, insanların hayat kalitesini artıracak ve iz bırakacak projeler hayata geçirmek istediğini ifade eden Ayaydın şunları söyledi:
‘Benim telefonum da kapım da herkese açık olacak. Başta muhtarlar olmak üzere herkes bana rahatlıkla ulaşabilecek. Ben böyle bir çalışma sistemi oturtunca benim yöneticim, bölüm müdürüm de aynısını yapmak zorunda kalacak. Ayrıca ben sürekli sahada olacağım. Beni makamımda çok az göreceksiniz. Ben bugüne kadar çok koltuk gördüm. Banka genel müdürlükleri yaptım. Devletin pek çok üst kurumunu yönettim. Yani koltuk meraklısı değilim. Halkın arasında olmayı seviyorum. Onlar halkın arasında olmadıkları için sorunların nasıl içinden çıkılmaz bir hale doğru gittiğini görememişler anlayamamışlar. Etraflarındaki dalkavuklar da muhtemelen onlara güllük gülistanlık bir Muğla tablosu çizmiş.’
Ayaydın. Muğla’nın hizmet yetersizliğinden 20 yıla uzanan birikmiş sorunları olduğunu belirterek ‘Bu tablo karşısında da zaten oturmak mümkün değil. Ben bir ilçeye köye mi gidiyorum. Baktım orada yol mu bozuk. Derhal fen işleri müdürümü arayacağım. Dönüşe geçtiğimde orada yol çalışması başlamamışsa, ekipler oraya ulaşmamışsa gereğini yapacağım. Benim çalışma tarzım böyle’ diye konuştu.
Ayaydın, Muğla’nın bir 5 yıl daha zaman kaybetmesi halinde sadece ‘kendi kaybeden’ olmayacağını, Türkiye’ye de kaybettireceğini ifade etti.
‘Çünkü Muğla turizmin tarımın kalesi. Türkiye’nin dört dörtlük, altyapısı tamam tıkır tıkır işleyen, düzenli temiz bir Muğla’ya ihtiyacı var’ diyen Ayaydın başta imar planları olmak üzere, su, kanalizasyon, trafik, deniz temizliği gibi konulara öncelik vereceklerini söyledi.