Bodrum’un 200 yılı aşkın köklü bir ailesinin üyesi olarak, Cumhuriyet Halk Partisi Bodrum ilçe Başkanlığı görevini Halil Karahan’dan devralan Başar Bıyıklı, 20 Ağustos’ta yapılacak olan ilçe başkanlığı seçimlerinde, genç ve dinamik ekibiyle Bodrum ve partisi için çalışmalarına devam edebilmek amacıyla aday olduğunu açıkladı.
Geçtiğimiz 2022 Aralık ayında Milletvekili adaylığını açıklayarak görevinden istifa eden Halil Karahan’ın yönetim kurulu üyesi olan ve mevcut yönetim içerisinden seçilerek CHP Bodrum İlçe Başkanlığı görevine getirilerek 25 Ocak 2023 tarihinden bu yana İlçe Başkanlığı görevini başarı ile ifa eden Başar Bıyıklı, bu süreçte Türkiye’yi derinden etkileyen ve tarihteki büyük afetlerden biri olarak nitelendirilen bir deprem ve Türkiye Genel Seçimlerinde aktif olarak çalıştı. Bodrum’da partisine güç katmış bir İlçe Başkanı olarak geçmiş yerel seçimlerinde de edindiği deneyim ve bilgilerle yoluna devam etmek için ilçe başkanlığı için ilk kez genç ve dinamik yönetim kuruluyla aday olacağını açıkladı.
Başar Bıyıklı, yaptığı açıklamada parti içerisinde bugüne kadar her verilen görevi başarı ile yerine getirerek, Bodrum için çalıştığını, çalışmaya da devam edeceğini vurguladı.
Halen CHP Bodrum İlçe Başkanı olan ve seçimlerde kendi seçtiği yönetim kurulu üyeleri ile başkanlık yarışına katılma hazırlığı yapan Başar Bıyıklı, açıklamasında şunları söyledi;
“Yaklaşık 200 yıllık soy ağacının Bodrum Girelbelen köyüne dayalı bir ailenin 2 çocuğundan biri olarak 1984 yılında Bodrum’da doğdum. İlk, orta ve lise eğitimimi tamamlayarak, faaliyetine halen devam eden akaryakıt istasyonunu kurarak, iş yaşantısına başlarken, bir yandan da üniversite eğitimime devam ederek kamu yönetimi ve turizm bölümlerini bitirdim.
Savunduğum değerler ve ilkeler uğuruna ve Mustafa Kemal Atatürk’ün gösterdiği yolda yürümek için 2007 yılında partimin Bodrum örgütlerine katılarak toplamda 3 dönem yönetim kurulu üyeliği ve ilçe sekreterliği görevini yürüterek, aktif şekilde partime ve Bodrum’a hizmet ettim. Son dönemde de, milletvekilliği aday adaylığı başvurusu nedeniyle Halil Karahan’ın istifası sonrasında yönetim kurulu üyelerimizin oy birliği ile CHP Bodrum İlçe Başkanlığı görevini 25 Ocak 2023 tarihinden bu yana sürdürüyorum. 7 aylık bir süreçte iki genel seçimi örgütümüzle birlikte çalışarak, Bodrum’dan 32 yıl sonra bir milletvekilinin Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde bizlerin sesi olabilmesi için çok çaba sarf ettik.
Önümüzde en yakın süreçte ilçe örgütümüzün yeni yönetiminin belirlenmesi. Bu süreç hem Bodrum için hem de bizler için çok önem taşıyor. Zira artık gençleştirilmiş bir yönetim ile yönetimsel değişim sürecini başlatabiliriz. 2015 yılında bu yana yönetim kurulu üyeliği ve sekreterlik yaptım. Buradan yola çıkarsanız yerel ve genel seçimlerde aktif çalışma imkânım oldu. Oldukça deneyim kazandım. Kazandığım bu deneyimlerde bazı noktalarda eksikler ve uygulama yönünde değişimin yapılması gerektiğini de gördüm. Parti içerisinde aldığım sorumluklar ve yaptığım çalışmalar ile bu 7 aylık süreçte bir büyük afet, Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimlerinin içerisinde bulunduğu 2 büyük seçim yönettim. Aktif siyasetin içerisinde olmayan, Bodrum dinamiklerine hâkim olmayan birinin yapabileceği türden yönetim organizasyonları değildi bu işler.
BÖLÜNMÜŞLÜĞÜ ORTADAN KALDIRALIM.
Bu süreçte ilk düzeltmemiz gereken konu aynı ideolojiden, aynı ilkelerden bir araya gelmiş delegesinden yönetimine, hepimizin Cumhuriyet Halk Partisi için yüreklerimizi koyduğumuz gibi, emeklerimizi de bir araya getirerek, oldukça kritik olacak bir yerel seçim sürecinde yara almadan, hedefe ulaşarak, partimizi ve ideolojilerimizi korumamız gerekiyor. Bunun için atılacak olan en büyük adım, bölünmüşlüğü ortadan kaldırmak. Parti içerisinde kişilere göre siyaset yapmak değil, ilkeler için mücadele edip, temelde dağınıklığı ortadan kaldırmak için, değişimin mutlaka olması gerektiği sadece kişilerle değil yöntemsel olması gerektiğine inanıyorum. Yöntemsel değişiklik nasıl olur! Gerçek anlamda demokrasinin var olabilmesi için her kurulun, belediye başkanlıklarının ön seçimle sandıklarda belirlenmesi gerekir. Bizim savunduğumuz ve olması gerektiğine inandığımız değişim bu olmalı. Bu değişim bugün Bodrum’da olursa, Bodrum’dan ülke geneline yayılan bir dalga yaratmamız da işten değil.
YENİ NESİL, SİYASETTE AKTİF OLMALI.
Günümüzde tüm ülke olarak siyasette bir değişime gidilmesi gerekiyor. Yeni neslin günümüz şartlarındaki bakış açısını savunan değerlerin siyasette aktif olarak var olmasını sağlayabilirsek, biz ülkede yanlış olan şeyleri düzeltebiliriz. Biz bunun için mücadele ediyoruz. Siyasi partileri araç olarak gören bir yapıda değil, ideoloji ile ilke ile çalışacak bir ekiple örgütümüze ve memleketimize hizmet verebilmek için aday oluyorum.
Biz bir makama ulaşmak için siyasi parti içerisinde değiliz. Toplumun her kesiminin refahı, daha iyi şartlarda yaşaması için savunduğumuz değerlerin arkasında mücadele ediyoruz. Bu da Türkiye’de herkesin hak ettiği değerle yaşaması için gereken bakış açısı diye düşünüyorum. Aslında Türkiye’de siyasetin olması gerektiği şeklini savunuyoruz. İnsani yaşam hakları için, doğa için, çevre için olması gerekeni uygulamak için gerekli siyaseti savunuyoruz.
TÜM PAYDAŞLAR ELİNİ TAŞIN ALTINA KOYMALI.
Bodrum, her ne olursa olsun Cumhuriyet Halk Partisi ile yönetilmeli diye düşünüyorum. Bugün herkes belediye başkanımıza bir takım faturaları keserken, aslında bu sorunların çözülmesi için tüm paydaşların elini taşın altına sokması lazım. Merkezi hükümetlerin altyapı ve üst yapı sorunlarının çözümü için katkı koyması lazım. Zira sadece Cumhuriyet Halk Partililer Bodrum’da yaşamıyor. Dünyanın dört köşesinden ve Türkiye’nin her yerinden gerek tatil amaçlı gerek yatırım amaçlı kullanan bir yapı var. Bodrum’un bu sorunlarının çözümü için de herkesin bu taşın altına elini koyması lazım. Önemli olan bu. Bizim de CHP Bodrum örgütü olarak, bölünmeden el birliği ile temel ilkelerimiz için mücadele etmemiz lazım.
DEĞİŞİMİN KİŞİLERLE DEĞİL UYGULAMALARLA OLMASI GEREKTİĞİNİ SAVUNUYORUZ.
Yönetime geldiğim 25 Ocak tarihinden bugüne kadar, mevcut yönetim kurulu ile çalıştım. Önümüzdeki seçimlerde kendi yönetim kurulumu oluşturup, Bodrum’a, partimize hizmet edebileceğim bir ilçe başkanı olmak için seçimlere aday oldum. Değişimin kişilerle değil, uygulamalarla olması gerektiğine inanan bir ekip ile. Örneğin dönem sınırı olmalı. Mesela ben 2 dönem veya 3 dönem ilçe başkanlığı görevini yürütüp belirlenen süreç sonunda artık aday olmamalıyım. Bu da alttan gelen yeni neslin önünün açılmasına, genç zihinlerin, hayata farklı bakan gençlerin önünün açılmasına neden olacak. Bir diğer konu da merkeziyetçi yönetimin son bulması gerekiyor. Herkes adaletli bir şekilde sandıktan çıkacak sonuçla yönetimlere gelmeli. Yoksa geçtiğimiz seçimlerde de yaşanan sorunlar tekrar tekrar yaşanacak ve bu da partinin geleceğini tehlikeye sokacaktır. Bu nedenle de yöntemsel olarak değişim şart olduğunu savunuyoruz. Siyasetteki yöntemsel değişim, sadece mevcut sorunların çözümünü kolaylaştırmakla kalmaz, aynı zamanda toplumsal güveni artırarak daha sürdürülebilir sonuçlar doğurabilir. Bu nedenle, siyasi liderlerin sadece isim değiştirmek yerine daha demokratik, katılımcı ve etik bir yönetim anlayışını benimsemesi, gerçek anlamda pozitif bir değişimin temelini oluşturacağına yürekte inanıyorum” dedi.
