-“Soğuk algınlığı ayakta geçirilecek kadar hafif bir tablo çizerken, grip daha ağır seyreder. Grip ve soğuk algınlığını birbirine karıştırmayınız”
-“Havaların soğuması ile beraber kapalı alanlarda kalabalık ortamlarda daha fazla zaman geçirilmesi de enfeksiyon riskini artırıyor”
İç Hastalıkları Bölümünden Uzm. Dr. Betül Mercan, grip ve soğuk algınlığının farklı enfeksiyon hastalıkları olmasının yanı sıra ikisinin de viral enfeksiyon olduğunu belirterek, “Fakat soğuk algınlığı ayakta geçirilecek kadar hafif bir tablo çizerken, grip daha ağır seyreder. Grip ve soğuk algınlığını birbirine karıştırmayın.” ifadelerini kullandı.
Mercan, yaptığı yazılı açıklamada, kış mevsiminde sık sık gelişen hastalıkların başında grip ve soğuk algınlığının yer aldığını ve grip ile soğuk algınlığının birbirine karıştırıldığını bildirdi.
Grip ve soğuk algınlığının farklı hastalıklar olduğuna dikkati çeken Mercan, “Grip ve soğuk algınlığı farklı enfeksiyon hastalıkları olmasının yanı sıra ikisi de viral enfeksiyondur. Fakat soğuk algınlığı ayakta geçirilecek kadar hafif bir tablo çizerken, grip daha ağır seyreder. Grip ve soğuk algınlığını birbirine karıştırmayın.” uyarısında bulundu.
-“Gereksiz antibiyotik kullanımından kaçının”
Grip ve soğuk algınlığının farklarından bahseden Uzm.Dr. Mercan, şunları kaydetti:
“Soğuk algınlığı genellikle burun akıntısı ve tıkanıklığı, hapşırık, vücut kırgınlığı, halsizlik şikayetlerini getiriyor. Hastada ateş görülmüyor ve ayakta geçiriliyor. Vücut direncine bağlı olarak ise 1 hafta içinde iyileşme görülüyor. Tedavide çoğu kez istirahat, sıvı alınması, pastiller ve belirti giderici (ağrı kesici gibi) ilaç kullanımı yeterli oluyor. Grip ise şiddetli kas, eklem ağrısı, yüksek ateş, baş ağrısı, boğaz ağrısı, vücut kırgınlığı yaşatıyor. Ağır seyreden grip, ayrıca ciddi komplikasyonlara neden olabiliyor. Grip sonrası gelişen bakteriyel enfeksiyonlara karşı ise antibiyotik kullanımı gerekebiliyor. Bunu da muayene olduğunuz hekim belirleyebilir. Gereksiz bir şekilde antibiyotik kullanımından kaçının.”
Mercan, grip hastalığının aşı ile önlenebileceğine dikkati çekerek “Soğuk algınlığını önleyecek bir aşı yoktur. Kış mevsiminde vücudun soğuk havaya uyum sağlayabilmesi için daha fazla enerji harcaması gerekiyor. Bu karşılanmadığı taktirde doğal olarak vücut direncinde düşme ve enfeksiyonlara yatkınlık gelişiyor. Havaların soğuması ile beraber kapalı alanlarda kalabalık ortamlarda daha fazla zaman geçirilmesi de enfeksiyon riskini arttırıyor. Okul, kışla, toplu taşıma araçları ve toplu yaşam alanları da solunum yolu enfeksiyonlarının hızlı yayılmasına ve bulaşmasına kolaylık sağlıyor. Bu nedenle kişilerin vücut direncinin ve ısısının korunması gerekiyor.” ifadelerini kullandı.