Türkiye Bankalar Birliği’nin genel kurulunda konuşan Başbakan Yıldırım, konut sektöründeki konut stokunun azaltılması için Ziraat Bankası ve diğer bankaların konut kampanyası başlatacağını söyledi.
Başbakan Binali Yıldırım, Türkiye Bankalar Birliği (TBB) 61. Genel Kurulu’nda konuştu. Başbakan Yıldırım, konut kampanyası başlatılacağını kaydederek, “13 milyon hane sahibiyle el sıkışıyoruz. 50 yıllık sorunlarını çözüyoruz. Aynı şekilde bütün büyük küçük işletmelerle, kurumlarla bir barış süreci başlatıyoruz. Onlara borçlarını 36 aya kadar yeniden yapılandırma fırsatı veriyoruz. Öğrencilerimize bir kereliğine öğrenci hayatına dönmelerine fırsat veriyoruz. En son konutla ilgili KDV’yi düşürdük ve benzer şekilde tabi tabu harcında da bir düşürme yaptık. Bu özellikle belirli bir metrekarenin üzerine, zaten 150 metrekare altına böyle bir vergi yok üzerindeki bütün konutlarda bir stok var. Büyük şehirlerde bunlarla ilgili de Ziraat Bankası ve diğer bankalar bir kampanya başlatacaklar inşallah. Onun tarihini, detayını vermeyeyim. Bugünlerde ona yönelik de bir kampanya yapacak ve piyasa hareketlenmiş olacak” diye konuştu.
“EĞER İKTİDAR OLMAK İSTİYORSANIZ, HER ZAMAN HAZIR OLMANIZ LAZIM”
Başbakan Binali Yıldırım, seçimlere 50 günden az bir süre kaldığını aktardı. Yıldırım, “Seçim kararı alınca da zaten piyasalar gerekli olumlu tepkiyi verdi. Vatandaşımızın ileriye yönelik öngörülerini, hedeflerini daha da geciktirmemek için bu kararı aldık. Aslında bu seçim kararı bütün siyasi partilerin istediği bir karardı. Neden? Çünkü 16 Nisan referandumu olmuş, parlamenter sistem değişmiş, Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi kabul edilmiş. Bunun uygulamasının daha fazla geciktirilmemesi vatandaşımız için, ülkenin gelecek kararları için önemliydi. Biz de hem iş aleminin hem kamuoyunun hem de siyasi rakiplerimizin beklentisini gördük ve bu kararı aldık. Ondan sonra bazıları ‘Niye bu kadar erken karar aldınız. Biz daha erken karar aldık biz hazır değildik’ demeye başladılar. Kardeşim zaten 15 yıldır hazır olmadıysanız, son 1 ayda nasıl hazırlanacaksınız? Vatandaş buna nasıl itibar edecek? Eğer iktidar olmak istiyorsanız her zaman hazır olmanız lazım. Ülkemiz 24 Haziran’da seçime gidiyor. Ülkenin gelecek 5 yılını kararını verecek bu seçimin en önemli özelliği hükümet, sandıkta kuruluyor. Yani seçimler oldu, vekilleri seçtik gönderdik Ankara’da ne oluyor ne bitiyor buna ihtiyaç kalmıyor. Vatandaş kendi oyuyla, kendi kararıyla ülkeyi yönetecek ekibi seçiyor ayrıca yasamaya da karar veriyor meclisi de seçiyor. Bir yanda yasama bir yanda yürütme ikisinin kararını da vatandaş veriyor. Niye böyle yapıyoruz? Gördünüz son 15 yılda demokrasiye, milli iradeye karşı müdahale girişimleri oldu. Artık bunlara gerek kalmasın. Vatandaş iradesiyle ülke yönetimi için kime yetki vereceğine karar versin dedik ve bu sistemi getirdik” dedi.
1950’LERDEN BERİ TÜRKİYE’NİN GÜNDEMİNDE OLAN BİR İŞ
Başbakan Yıldırım, ” Başkanlık sistemini getiriyoruz. Bu da son başbakanın son marifetlerinden biri olabilir. Ülkemiz için hayırlı uğurlu olsun. Biz önayak olduk MHP ile beraber. Türkiye’nin 1950’den beri gündeminde olan bir iş. Biz sadece Türkiye’nin gündeminde olan bu konuyu da gündemden kaldırmak için Sayın Cumhurbaşkanımızın iradesiyle hükümetimizin çabasıyla ve MHP ile birlikte sistem değişikliğini önce parlamentoya getirdik gündeme getirdik. Daha sonra da milletimizin onayına sunduk. 16 Nisan’da da milletimiz kararını verdi. İlk uygulamasını inşallah 24 Haziran’da yapacağız. Adaylar belli oldu. Bundan sonra söz millette” şeklinde konuştu.
“ENFLASYONUN DÜŞÜRÜLMESİ KONUSUNDAKİ HASSASİYETİMİZDE GEVŞEME YOK”
Başbakan Yıldırım enflasyon konusunda da açıklamalarda bulundu. Yıldırım, ” Enflasyonun düşürülmesi konusundaki hassasiyetimizde bir gevşeme yok. Bu sene enflasyonla mücadele devam edecek. Hedef yine tek haneli hale getirmek. Bunun için gerekli tedbirleri alıyoruz. Emeklilere, yaşlılara verdiğimiz imkanlar dolayısıyla mali disiplinden de bir kopma söz konusu değildir. Bununla ilgili tedbirlerimizi aldık. Finansal piyasalarla ilgili de tabii bankalarımız olsun ama nihayetinde de Merkez Bankası gerek kur dalgalanmaları gerekse bankaların kredi ihtiyaçlarını, piyasanın kredi ihtiyaçlarını dikkate alarak dinamik bir yönetişim süreciyle gerekli tedbirleri almıştır, almaya da devam edecek. Olumsuzluklarımız ne? Dünyada petrol fiyatları artmaya devam ediyor dolayısıyla petrol üreticisi olmayan ülkeler bundan olumsuz etkileniyor. Türkiye de bunlardan biri. Bununla ilgili de bazı tedbirlerimizi aldık. Sizden isteğimiz de kredi maliyetlerini bizim tarafımızdan ilave maliyetleri mümkün mertebe küçültmek. Ama sizden beklediğimiz de birlikte hareket ederek maliyetleri aşağı çekmek, faizleri de aşağı çekmek ve böylece yüksek faizden olan memnuniyetimizi de sona erdirmek. Daha düşük faizle daha makul karlar edeceksiniz, karınızda gözümüz yok. Yaşatmayı esas almanız lazım. Yeniden yapılandırma bir suç değildir. Gelişmiş ülkelerde yeniden yapılandırma artık sıradan bir iştir. Ben biliyorum, bir zamanlar İsveç’teydim. Vatandaşın kredi kartı borçlarını bir seferliğine sildiler. Kıyamet kopmadı, kimseye de bir şey de olmadı. Güçlü ekonomi olunca yaparsın. Ama kontrollü gitmek lazım” ifadelerini kullandı.