Muğla’da 13-16 Mayıs tarihleri arasında 6 proje için Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) süreci başlatılırken, 13 Mayıs’ta 6 projeye de ‘ÇED gerekli değildir’ kararı verildi. Muğlalı vatandaşlar, ÇED raporları ile ilgili daha dikkatli çalışma yapılmasını ve doğal yaşamı olumsuz etkileyecek sonuçlara yol açabilecek raporlara izin verilmemesini talep etti. Muğla’da 13- 16 Mayıs tarihleri arasında 6 proje için Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) süreci başlatılırken 13 Mayıs’ta 6 projeye de ‘ÇED gerekli değildir’ kararı verildi. Muğlalı vatandaşlar, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’ne dilekçe vererek, ÇED raporları ile ilgili daha dikkatli çalışma yapılmasını, doğal yaşamı ve bölgede yaşayan insanları doğrudan olumsuz etkileyecek sonuçlara yol açabileceği açıkça belli olan ÇED raporlarına uygunluk izni ya da ÇED gerekli değildir izni verilmemesini talep etti.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı verilerine göre, 13- 16 Mayıs tarihleri arasında Muğla’da 6 proje için ÇED süreci başlatılırken 6 projeye de ‘ÇED gerekli değildir’ kararı verildi. Muğla’da ÇED süreci başlatılan projeler arasında turizm konaklama tesisi, maden ocağı, konaklama tesisi kapasite artışı ve tekne yanaşma yeri feribot iskelesi bulunuyor.
Muğla Çevre Platformu (MUÇEP) Menteşe Eş sözcüsü Nilgün Yorgun, şunları söyledi:
“ÇED raporları her bir proje için özel firmalar tarafından 350- 500 sayfa arasında hazırlanmakta ve kopyala yapıştır yöntemi yoğunlukla kullanılmaktadır. Öyle ki; iki ÇED raporunu bilgisayar ortamında karşılaştırdığınız zaman bu oran yüzde 75- 80’lere ulaşmaktadır. İsteyen bunu basit bir karşılaştırma programıyla yani aynı iş kolundaki iki ya da daha fazla ÇED raporunu karşılaştırarak kolaylıkla test edebilir. Bu görülen gerçeğe rağmen ÇED raporlarının nasıl onay aldığını anlamakta güçlük çekiyoruz. Üstelik bazen bu raporların bir yerinde örneğin Aydın-Muğla karayolundan yararlanılacağı yazılırken, bir başka yerinde Kırşehir- Aksaray yolundan söz edilebilmektedir. Gene tesisin yeri Bayır Tekağaç mevkii olduğu halde, tesis Dalaman’da gösterilebilmektedir. Raporlarda çoğu zaman alanın orman alanı olduğu defalarca yer aldığı halde, söz konusu rapor onay alabilmektedir. Kurulması söz konusu tesisin 3 kikometre yakınında zeytinlikler olduğu halde bu alanlardan söz edilmemektedir. Yani 3573 sayılı zeytinciliğin ıslahı ve yabanilerinin aşılattırılması hakkındaki kanun görmezden gelinerek suç işlenmektedir. Bu konuyu gözden kaçırarak ÇED raporuna onay veren yetkililerde ne yazık ki suça ortak olmaktadır.
“YERİNDE TESPİT VE DEĞERLENDİRME YAPILMADAN ONAYLANIYOR”
ÇED raporuna konu tesisin kurulacağı alandaki su kaynakları, dere, akarsu ve göller, yer altı su kaynakları da görmezden gelinebilmektedir. Halbuki bu su kaynakları hayati önemdedir. Bazen iki ya da daha çok köyün, mahallenin içme- kullanma- sulama gereksinimini karşılayan bu kaynaklar raporlarda görmezden gelinince, ne yazık ki raporlar gereken önemi vererek incelenmeden, yerinde tespit ve değerlendirme yapılmadan onaylanabilmekte ve o bölgedeki insanların yaşam şansı kalmamaktadır. Kurduyla, kuşuyla, böceğiyle, insanıyla ve derin tarihi kültürü ve coğrafyasıyla koca bir tarih ne yazık ki bilinçli ya da bilinçsiz yok edilmektedir. ÇED raporlarını hazırlayan kuruluşlar sadece firma sahibinden alacakları paraya odaklanmakta, gerekli imzaları tamamlamak için emekli mühendislere küçük ücretler ödeyerek raporları hazırlamaktadırlar. Ne yazık ki bu tür ÇED raporları masa başında, tesisi kurulacak alan görülmeden, kitabi bilgilerle, oradan buradan alıntılarla, kopyala-yapıştır yöntemiyle ve herhalde okunmaması için sayfa sayısı gereksiz yere abartılı çoğaltılarak hazırlanmakta ve ilgili kurumlara sunulmaktadır. İlgili kurumlar ve özellikle Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği yetkilileri okumadan ve yerinde inceleme- değerlendirme yapmadan onay verip geçmektedir. Diğer kurumlarda ise; madem o makam onay vermiş ben de onay verip geçeyim anlayışını benimsemiş durumdadır.
“MUĞLAMIZ VE ÜLKEMİZ DAHA FAZLA TALAN EDİLMESİN”
Artık yeter diyoruz. Muğlamız ve Ülkemiz daha fazla talan edilmesin. Yerin üstü yerin altından çok daha zengindir bu güzel ülkede. Bölgemizde; dağlarımızdan bal, ovalarımızdan yağ akar. Doğal yaşam döngüsü gayet uygun şekilde ve sürdürülebilir olarak süregelmekte iken ve bölge insanı doğayla barışık ve iç içe yaşamını devam ettirirken uyduruk ÇED raporlarıyla güzel ülkemizin, cennet Muğla’mızın daha fazla talan edilmesine izin vermeyeceğimizi açıkça ilan ediyoruz. Yetkilileri ÇED raporlarını dikkatle ve gereken özen ve hassasiyetle incelemeye davet ediyoruz. Aksi halde hukuk önünde hesap vereceklerini bildiriyoruz.”
6 PROJE İÇİN ÇED SÜRECİ BAŞLATILDI
ÇED süreci başlayan projeler ise şu şekilde:
“Fethiye ve Seydikemer ilçelerine bağlı Yakacık, Eldirek, Gönülbaş ve Zorlar Mahallesi mevkiinde yapılması planlanan IV. Grup Maden (Krom) Ocağı Patlatma Dizayn Değişikliği projesi, Ula’ya bağlı Yaylasöğüt Mahallesi mevkiindeki Karayolları Genel Müdürlüğü, 2. Bölge Müdürlüğü tarafından yapılması planlanan Maden Ocağı, Kırma Eleme Tesisi ve Plentmiks Tesisi projesi, Yatağan ilçesine bağlı Esenköy Mahallesi Olukbelen Mevkii mevkiinde yapılması planlanan maden ocağı projesi, Bodrum Cennet Koy’da Hattat Bodrum Turizm ve Ticaret Anonim Şirketi tarafından yapılması planlanan Turizm Konaklama Tesisi projesi, Bodrum’a bağlı Kumbahçe Mahallesi Mantar Burnu mevkiinde Bodrum Yolcu Liması İşletmeleri Anonim Şirketi tarafından yapılması planlanan Bodrum Yolcu Limanı Tekne Yanaşma Yeri ve Feribot İskelesi Projesi ile ilgili 16 Mayıs’ta ÇED süreci başlatıldı. Projenin bedeli ise 430 milyon lira. Bodrum’a bağlı Konacık Mahallesi, 192 ada, 128 parsel mevkiindeki MVK Yapı Sanayi ve Gayrimenkul Yatırım Ticaret Anonim Şirketi tarafından yapılması planlanan Turizm Konaklama Tesisi ve Kongre Merkezi projesi.”
6 PROJEYE “ÇED GEREKLİ DEĞİL”
Yatağan Eskihisar Mahallesi’nde maden ocağı kapasite artırımı projesine, Marmaris Siteler Mahallesi’nde Turizm Konaklama Tesisi projesine, Bodrum’a bağlı Torba Mahallesi’nde Tarım ve Orman Bakanlığı 4. Bölge Müdürlüğü’nün Turizm Konaklama Tesisi Kapasite Artışı ve Temalı Park (Aquapark ve Lunapark) projesine, Yatağan Katrancı Mahallesi’nde maden arama projesine “ÇED Gerekli Değildir” kararı verildi.
CENNET KOY’DA MEHMET CENGİZ’E ONAY
“ÇED Gerekli değildir” kararlarının arasında Cengiz İnşaat Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi tarafından yapılması planlanan ve bölge halkının tepkisine neden olan Turizm Konaklama Tesisi Kapasite Artışı projesi de yer alıyor. Cengiz İnşaat’ın otel projesine tepkiler sürerken yine Cennet Koy’da Hattat Bodrum Turizm ve Ticaret Anonim Şirketi tarafından yapılması planlanan, 109 oda ve 280 yatak kapasiteli Turizm Konaklama Tesisi projesi için ÇED süreci başlatıldı.
Yatağan İlçesi, Katrancı Mahallesi Mevkii’nde Mikroman Maden Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi tarafından yapılması planlanan “Yarma ve Sondaj Yöntemiyle IV. Grup Maden Arama” projesi için “ÇED gerekli değildir” kararı verildi. Saha orman alanı ve güney çevresinde tarım alanları içinde kalıyor. Söz konusu saha incelendiğinde fıstıkçamı ve bozuk fıstıkçamı niteliğinde olduğu görüldü.
Bodrum’da mülkiyeti Tarım ve Orman Bakanlığı’nda bulunan, Usuluk Koyu Tabiat Parkı doğal sit alanında kalan tesis için büyütme izni verildi. Yapılacak yeni eklemelerle birlikte tesisin yatak kapasitesi bin 470’e çıkacak.ANKA