BODRUM’daki Tavşanburnu Koyu’nda yapımına yaklaşık 7 ay önce başlanan turistik tesis ve villa inşaatına Valilik tarafından verilen ‘ÇED gerekli değildir’ raporunun iptal edilip, inşaatın durdurulması istemiyle Bodrum Kent konseyi tarafından Muğla Bölge İdare Mahkemesi’nde dava açıldı. Dava dilekçesinin teslim edilmesinin ardından bir grup çevreci ve avukat, Bodrum Adliyesi önünde yaşanan süreçle ilgili basın açıklaması yaptı.
Bodrum Kent Konseyi Ekoloji Çalışma Grubu Sözcüsü Çiğdem Erko tarafından yapılan açıklamada, Bodrum ilçesine bağlı cennet Gökova’da mavi yolculuğun başlama noktası olan Tavşanburnu Koyu’ndaki, hem doğal sit statüsü olan hem orman niteliğindeki 500 dönümlük tahsisli Hazine arazisi üzerine yaklaşık 7 ay önce, İstanbul merkezli firmanın Bodrum’da faaliyet gösteren alt şirketi tarafından turistik tesis ve villa inşaatı yapımına başlandığını belirterek, şirketin projesi hakkında yasal prosedürlerle ilgili yaptıkları araştırmalar ve arazi etütleri sonucu pek çok eksikliğin ve hukuksuzluk bulunduğunu tespit ettiklerini söyledi. Erko açıklamasına şöyle devam etti:
“Mücadelemizin devamında geçen 2 Mayıs’ta Bodrum Cumhuriyet Savcılığı’na konuyla ilgili suç duyurusunda bulunarak inşai faaliyetler hakkında tahkikat başlattık. Diğer yandan, hukuka aykırı işlemlerin iptali ve işlerin durdurulması için acil olarak idari bir davanın da açılması gerekiyordu. Davayı açmayı üstlenecek, konunun öncelikle muhatabı durumundaki Denizciler Derneği, Deniz Ticaret Odası gibi kurumlar ile görüşmeler sağladık. Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Bodrum Temsilciliği’ne dava dosyası gönderdik. Ancak bunların hiçbirinden yanıt alamadık. Muğla Barosu dava açamayacağını ama müdahil olabileceğini bildirdi. Açıkça söylemek gerekirse Bodrum sivil toplum kuruluşları, basit anlatımıyla ‘yanımızdaymış’ gibi davranarak, sağıra yatarak, dava açma süresini bilerek ve isteyerek kaçırarak gerçek yüzlerini ortaya koymuştur. Doğal-kültürel varlıklarını, kendi öz yaşam alanlarını, kıyılarını, koylarını, kamuya ait Hazine arazilerini korumaktan aciz bu hal, tavır ve davranışların Bodrum tarihine not düşülmesini istiyoruz. Vicdanlarda sorgulanmasını ise tarihe bırakıyoruz. Doğal, kültürel ve arkeolojik değerlerimizi korumaya yönelik çabaların, yasalara aykırı iş ve işlemlere karşı yargısal yollara başvurmanın, adaletin tesisi için meşru zeminlerde mücadele etmenin anayasal bir hak olduğuna, her şeyden önce bir yurttaşlık vazifesi olduğuna inanıyoruz.”
Erko, söz konusu turistik tesis ve villa inşaatına Valilik tarafından verilen ‘ÇED gerekli değildir’ raporunun iptal edilip, inşaatın durdurulması istemiyle bugün Muğla Bölge İdare Mahkemesi’nde dava açtıklarını da kaydetti.
ALKIŞLI PROTESTO
Konsey üyelerinden Mehmet Çilsal da yaptığı açıklamada, “Muğla Valiliği, turistik tesis projesi ile ilgili, ‘ÇED raporu gerekli değildir’ onayını vermiş. Ancak, bunun halka duyurulması için hiçbir ilanda, duyurumda bulunulmamıştır. Bunun yasal olmadığını, duyurulmadığını da kanıtladık. Yangından mal kaçırır gibi 1 milyar dolarlık tesis inşaatının başlamasına anlam veremiyoruz. Doğal ve arkeolojik sit alanına kurulan tesisle ilgili ‘ÇED gerekli değildir’ raporuna verilecek tepkiler üzerine sanırım Valilik bu duyuruyu ve ilanı yapmadı. Bu durumun da verdiğimiz hukuk mücadelesinde yargı tarafından mutlaka değerlendirmeye alınacağına inanıyoruz” diye konuştu.
Konuşmaların ardından kalabalık bir süre alkışlı protestoda bulunup dağıldı.