Türk turistlere 5 Yunan adası için vizesiz ziyaret uygulamasına sayılı günler kalırken, Ege’nin gözde adalarında ise imar krizi yaşanıyor. Yunan adalarındaki villa inşaatlarına verilen izinler endişe yaratıyor, adaların özgün kimliğinin tehlikede olduğu belirtiliyor.
Türk turistler bu aydan itibaren 5 Yunan adasını bir hafta boyunca vizesiz ziyaret edebilecek. Vizesiz ziyaret uygulamasının Rodos ve Midilli’nin de aralarında olduğu; Türkiye kıyılarına yakın adalarda turizme katkı sunacağı belirtilirken, bütün dünyadan turistlerin akın ettiği Yunanistan’a yakın popüler adalarda ise imar ve inşaat krizi yaşanıyor. Yaz turizminin en gözde noktaları olan Kiklad Adaları’nda imar alanları dışında kalan yerlerde verilen inşaat izinleri Yunan medyasında tartışma konusu oldu. Kathimerini gazetesinin internet edisyonunda yalnızca Güney Ege ve İyonya Denizi adalarında son 5 yılda imar alanı dışında 17 bin 700’e yakın mülkün satıldığı ve bunların üçte birinden fazlasının Kiklad takımadalarında yer aldığı belirtiliyor.
ÇEVREYİ TAHRİP EDER
Yunan kaynaklar, konuyla ilgili yasa tasarısının geçen ay Yunan meclisine sunulduğunu aktarırken, Kathimerini’deki haberde “Bu rakamlar, Çevre Bakanlığı tarafından başlatılan imar alanları dışındaki inşaatların göreceli serbestleştirilmesinin, nihai olarak uygulamaya konması durumunda adalar üzerinde yaratabileceği çevre üzerindeki etkiyi açıkça göstermektedir. Yönetmeliğe göre bakanlık iki kategorideki arazilerde inşaatı teşvik ediyor” denildi.
YARATILMIŞ PARSELLER!
Kamuoyuna yansıyan bilgilere göre inşaat yapılmasına ve satışına izin verilen yerlerin 1985-2023 yılları arasında söz konusu adalarda “yaratılmış” parseller olduğu belirtiliyor. Kaynaklar, yaratılan parselleri, imar alanları dışında inşaat yapmak için oluşturulan bölünmüş araziler olarak tanımlıyor. Haberde şu anki imar ve inşaat uygulamalarının hazırlanmakta olan yerel ve özel kentsel planların onaylanmasına kadar geçecek ara dönem için geçerli olduğu da belirtiliyor.
KİKLAD ZOR DURUMDA
Ege adalarındaki inşaat faaliyetleri doğal ve kültürel çevreyi de tehdit ediyor. Kiklad Adaları’nda son yıllarda meydana gelen değişimin kendisini en fazla Sifnos, Serifos ve Folegandros adalarında gösterildiği belirtilirken, Helen Çevre ve Kültürel Miras Derneği tehlike altındaki anıtlar ve kültürel miras alanlarına ilişkin çalışmalar yürütüyor. Kuruluş, özellikle Kiklad Adaları’ndaki küçük ada adaların turizm talebi nedeniyle ciddi bir baskı altında olduğunu kaydediyor.
İNŞAATA AŞIRI TALEP
Kuruluşun hazırladığı raporda ise bu adalarda yerleşim sınırları dışındaki binalara olan talebin çok yüksek olduğunun altı çiziliyor. Helen Çevre ve Kültürel Miras Derneği, Yunan İstatistik Kurumu verilerini kaynak göstererek yeni inşaat izinlerinin her geçen yıl arttığını ortaya koyuyor. Açıklamada geçmiş verilere de yer verilerek, “2018’de 291 bin722 metrekare olan inşaat metrekaresinin 2022’de 419 bin 232 metrekareye yükselmesi, inşaat faaliyetlerinin yoğunlaştığını gösteriyor. Sadece dört yıl içinde Kiklad Adaları’nda inşa edilen yeni yerler üçe katlandı” deniliyor.
MİKANOS DA TEHLİKEDE
Ege’nin en gözde adalarından Mikanos’ta da inşaat baskısı doğal çevreyi tehdit ediyor. Geçtiğimiz sezonda arkeolojik alanların etrafına inşaatlar şirketlerle adadaki arkeologlar karşı karşıya gelmişti. Bu yıl da benzer gerginliklerin yaşanmaması için merkezi hükümetin adaya polis memurları, mali suç müfettişleri ve çevre ve yapı müfettişlerinden oluşan devlet görevlileri gönderdiği, bu görevlilerin Mikanos’un kırsal alanlarıyla komşu Ege takımadalarındaki kaçak inşaatları denetleyeceği belirtildi.